Yüksek Tibial Osteotomi ve Distal

Diz Osteotomisi (HTO & DFO): Kireçlenme ve Bacak Eğriliği İçin Eklem Koruyucu Cerrahi

Diz kireçlenmesi (artroz), özellikle ileri yaşlarda sık görülen ve diz ağrısı ile fonksiyon kaybına yol açan bir durumdur. Ancak kireçlenme bazen sadece dizin bir bölümünü (iç veya dış tarafını) etkiler ve buna sıklıkla bacaklarda “O” şeklinde (parantez bacak – varus) veya “X” şeklinde (çarpık bacak – valgus) bir dizilim bozukluğu eşlik eder. Bu durumda, özellikle genç ve aktif hastalarda, dizin tamamının değiştirildiği total diz protezi yerine, eklemi koruyarak sorunu çözmeyi hedefleyen diz osteotomisi ameliyatları önemli bir tedavi seçeneği olarak öne çıkar. Ankara’da Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Bozkurt, Yüksek Tibial Osteotomi (HTO) ve Distal Femoral Osteotomi (DFO) gibi eklem koruyucu cerrahi yöntemlerle, uygun hastalarda ağrıyı gidermeyi, fonksiyonları iyileştirmeyi ve protez ihtiyacını geciktirmeyi hedeflemektedir.

 

Diz Osteotomisi Nedir? (Yüksek Tibial Osteotomi ve Distal Femoral Osteotomi)

Osteotomi, kelime anlamı olarak “kemiğin kesilmesi” demektir. Diz osteotomisi, diz eklemine yakın bir bölgeden kaval kemiğinin (tibia) veya uyluk kemiğinin (femur) kontrollü bir şekilde kesilerek yeniden hizalanması ve tespit edilmesi işlemidir.

Bu ameliyatın temel prensibi, dizdeki yük taşıma aksını değiştirmektir. Kireçlenmenin olduğu ve aşırı yük binen (hasarlı) kompartmandan, yükü alıp daha sağlıklı olan kompartmana aktarmaktır. Böylece hasarlı bölgedeki baskı azalır, ağrı hafifler ve kıkırdağın daha fazla yıpranması yavaşlatılır.

İki ana tipi vardır:

  1. Yüksek Tibial Osteotomi (HTO): Genellikle dizin tarafındaki kireçlenme (medial kompartman artrozu) ve buna eşlik eden “O” bacak (varus) dizilimi olan hastalarda uygulanır. Kaval kemiğinin (tibia) diz eklemine yakın üst kısmına müdahale edilir.
  2. Distal Femoral Osteotomi (DFO): Genellikle dizin dış tarafındaki kireçlenme (lateral kompartman artrozu) ve buna eşlik eden “X” bacak (valgus) dizilimi olan hastalarda uygulanır. Uyluk kemiğinin (femur) diz eklemine yakın alt kısmına müdahale edilir.
 
 

Diz Osteotomisi Kimler İçin Uygundur?

Diz osteotomisi her diz kireçlenmesi hastası için uygun değildir. Bu ameliyat için ideal adayların belirli kriterleri karşılaması gerekir:

  • Tek Taraflı (Unikompartmantal) Kireçlenme: Kireçlenmenin ağırlıklı olarak dizin sadece bir kompartmanında (iç veya dış) olması, diğer kompartmanların ve diz kapağı ekleminin nispeten sağlıklı olması gerekir.
  • Dizilim Bozukluğu (Malalignment): Hastanın bacaklarında düzeltilmesi gereken belirgin bir “O” bacak (varus) veya “X” bacak (valgus) deformitesi olmalıdır. Osteotomi bu deformiteyi düzelterek yük dağılımını değiştirir.
  • Yaş ve Aktivite Düzeyi: Genellikle 60-65 yaş altı, daha aktif bir yaşam süren veya sürdürmek isteyen, diz protezi için henüz erken olduğu düşünülen hastalar tercih edilir. Bu ameliyat, proteze kıyasla daha yüksek aktivite seviyelerine potansiyel olarak izin verebilir.
  • Yeterli Eklem Hareket Açıklığı: Dizde ileri derecede hareket kısıtlılığı (sertlik) olmamalıdır.
  • Sağlam Bağlar: Dizdeki ana bağların (çapraz bağlar, yan bağlar) sağlam olması önemlidir.
  • Normal Kilo: Aşırı kilolu veya obez olmak, ameliyatın başarısını olumsuz etkileyebilir ve komplikasyon riskini artırabilir.
  • Genel Sağlık Durumu: Hastanın kemik iyileşmesini etkileyecek ciddi bir sağlık sorunu (kontrolsüz diyabet, sigara kullanımı vb.) olmamalıdır.
  • Motivasyon: Ameliyat sonrası uzun ve sabır gerektiren rehabilitasyon sürecine uyum sağlayabilecek motivasyonda olmak önemlidir.

İltihaplı romatizmal hastalıkları (romatoid artrit vb.) olanlar, dizin birden fazla kompartmanında ileri derecede kireçlenmesi olanlar veya ciddi bağ yetmezliği olanlar genellikle osteotomi için uygun adaylar değildir.

 

Osteotominin Hedeflediği Belirtiler Nelerdir?

Diz osteotomisi öncelikle şu belirtileri gidermeyi hedefler:

  • Aktiviteyle Artan Tek Taraflı Diz Ağrısı: Özellikle kireçlenmenin olduğu kompartmana (iç veya dış) lokalize olan, yürüme, ayakta durma gibi aktivitelerle artan ağrı.
  • Bacak Deformitesi: Gözle görülür “O” bacak veya “X” bacak görünümü ve buna bağlı yürüme bozuklukları.

Ameliyatla hem ağrının hafifletilmesi hem de bacak diziliminin düzeltilmesi amaçlanır.

 

Tanı ve Ameliyat Öncesi Planlama Süreci

Osteotomi ameliyatının başarısı, ameliyat öncesi yapılan dikkatli planlamaya bağlıdır. Prof. Dr. Murat Bozkurt, karar verme ve planlama sürecinde şu adımları izler:

  • Detaylı Öykü ve Fizik Muayene: Hastanın şikayetleri, aktivite düzeyi, beklentileri öğrenilir. Bacak dizilimi, eklem hareket açıklığı, bağ stabilitesi ve ağrının kaynağı dikkatlice değerlendirilir.
  • Görüntüleme Yöntemleri:
    • Ayakta Basarak Çekilen Tüm Bacak Röntgenleri (Ortoröntgenogram): Osteotomi planlaması için en kritik görüntülemedir. Kalçadan ayak bileğine kadar tüm bacağın tek bir filmde görülmesini sağlar. Bu film üzerinde özel ölçümler yapılarak bacağın mekanik aksı (yük taşıma çizgisi) ve deformitenin derecesi hassas bir şekilde belirlenir. Ameliyatta ne kadar düzeltme yapılması gerektiği bu ölçümlere göre hesaplanır.
    • Diz Röntgenleri: Diz ekleminin standart ön-arka, yan ve özel grafileri ile kireçlenmenin hangi kompartmanlarda ne kadar şiddetli olduğu detaylı olarak görülür.
    • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Özellikle diğer kompartmanlardaki kıkırdağın durumu, menisküsler ve bağlar hakkında detaylı bilgi almak için istenebilir.
  • Cerrahi Planlama: Elde edilen verilerle, yük taşıma çizgisinin dizin neresine kaydırılacağı (genellikle HTO için hafifçe dışa, DFO için hafifçe içe doğru – örn. Fujisawa noktası) hedeflenerek, kemiğin ne kadar açıyla kesileceği ve ne kadar düzeltileceği milimetrik olarak planlanır.
 
 

Diz Osteotomisi Ameliyat Teknikleri: HTO ve DFO

Ameliyat genel veya spinal anestezi altında gerçekleştirilir. Genellikle eşlik eden menisküs veya kıkırdak sorunlarını değerlendirmek ve tedavi etmek için ameliyatın başında artroskopi (kapalı yöntemle eklem içine bakma) yapılır. Ardından osteotomi işlemine geçilir:

 

Yüksek Tibial Osteotomi (HTO) Teknikleri (İç Kompartman Kireçlenmesi ve “O” Bacak İçin):

  • Açık Kama (Opening Wedge) HTO: Günümüzde daha sık tercih edilen yöntemdir. Kaval kemiğinin iç kısmından, diz eklemine yakın bir yerden kemik kontrollü bir şekilde kesilir (ancak dış korteks kırılmaz). Planlanan açıda kesik bölgesi dikkatlice açılır (kama şeklinde) ve bacak dizilimi düzeltilir. Oluşan boşluk genellikle kemik grefti (hastanın kendisinden veya kadavradan alınan) veya sentetik kemik yerine geçen materyallerle doldurulur. Düzeltilen pozisyon, özel tasarlanmış güçlü bir plak ve vidalarla sabitlenir.
  • Kapalı Kama (Closing Wedge) HTO: Kaval kemiğinin dış kısmından planlanan açıda üçgen şeklinde bir kemik parçası çıkarılır. Kemiğin kesik uçları birbirine yaklaştırılarak düzeltme sağlanır ve plak-vida veya başka yöntemlerle sabitlenir. Daha az tercih edilir çünkü peroneal sinir hasarı riski biraz daha yüksektir ve bacakta kısalmaya neden olabilir.
 
 

Distal Femoral Osteotomi (DFO) Teknikleri (Dış Kompartman Kireçlenmesi ve “X” Bacak İçin):

  • Prensip HTO’ya benzer ancak kesi uyluk kemiğinin (femur) diz eklemine yakın alt kısmına uygulanır.
  • Genellikle uyluk kemiğinin iç tarafından kapalı kama (kemik çıkarma) veya dış tarafından açık kama (kemik kesilip açılarak araya greft konulması) şeklinde yapılır.
  • Düzeltme sonrası yine plak ve vidalarla kemik sabitlenir.
 
 

Diz Osteotomisinin Riskleri, Faydaları ve İyileşme Süreci

Diz osteotomisi, uygun hastalarda önemli faydalar sağlayan ancak dikkatli bir değerlendirme ve uzun bir iyileşme süreci gerektiren bir ameliyattır.

  • Faydaları:
    • Kireçlenmenin olduğu kompartmandaki ağrıda belirgin azalma.
    • Bacak dizilimindeki deformitenin düzeltilmesi.
    • Diz fonksiyonlarının iyileşmesi ve aktivite seviyesinin artması.
    • Hastanın kendi diz ekleminin korunması.
    • Total diz protezi ihtiyacını önemli ölçüde geciktirme (başarılı bir osteotomi 10-15 yıl veya daha uzun süre rahatlama sağlayabilir) veya bazı durumlarda önleme.
    • Protez ameliyatına kıyasla potansiyel olarak daha yüksek darbe içeren aktivitelere (koşu gibi, ancak doktor onayı ile) izin verebilmesi.
  • Riskleri:
    • Genel Cerrahi Riskleri: Enfeksiyon, derin ven trombozu (DVT), pulmoner emboli (PE), anestezi komplikasyonları.
    • Osteotomiye Özgü Riskler:
      • Kaynamama (Nonunion) veya Gecikmiş Kaynama: Kesilen kemiğin iyileşmemesi veya çok yavaş iyileşmesi. Sigara içenlerde risk daha yüksektir.
      • Düzeltme Sorunları: Planlanandan az (yetersiz) veya fazla (aşırı) düzeltme yapılması.
      • Sinir Hasarı: Özellikle peroneal sinir (ayak bileğini ve parmakları yukarı kaldırmayı sağlar), kapalı kama HTO’da ve bazen açık kama HTO/DFO’da risk altındadır.
      • Kompartman Sendromu: Bacak kasları içinde basıncın aşırı artması (nadir ama acil bir durum).
      • Tespit Materyali (Plak-Vida) Sorunları: Plak veya vidaların cilt altında rahatsızlık vermesi (irritasyon), gevşemesi veya kırılması (nadir). Materyal irritasyonu durumunda kemik kaynadıktan sonra (genellikle 1-1.5 yıl sonra) çıkarılabilir.
      • Eklem Sertliği: Yetersiz rehabilitasyon sonucu dizde hareket kısıtlılığı.
      • Devam Eden Ağrı.
      • Gelecekteki Protez Ameliyatı: Osteotomi sonrası ileride gerekebilecek bir diz protezi ameliyatı, hiç ameliyat olmamış bir dize göre teknik olarak biraz daha zor olabilir.
  • İyileşme Süreci:
    • Osteotomi sonrası iyileşme uzun ve sabır gerektirir. Ameliyatın başarısı büyük ölçüde bu sürece uyuma bağlıdır.
    • Kemiğin kaynaması için zamana ihtiyaç vardır. Bu nedenle ameliyat sonrası 6 ila 12 hafta boyunca koltuk değneği kullanarak bacağa tam yük vermemek veya sadece kısmi yük vermek gerekir. Doktorunuzun izin verdiği ağırlık miktarına tam olarak uymak çok önemlidir.
    • Diz hareket açıklığını korumak ve yapışıklıkları önlemek için egzersizlere erken başlanır (bazen CPM cihazı kullanılır).
    • Kemik kaynaması tamamlandıktan sonra kas gücünü, dengeyi ve fonksiyonları geri kazanmak için aylar süren yoğun fizik tedavi programı uygulanır.
    • Normal günlük aktivitelere dönüş birkaç ay, daha yorucu aktivitelere ve spora dönüş ise 6 ila 12 ay sürebilir.


Ankara’da Diz Osteotomisi (HTO/DFO) ve Prof. Dr. Murat Bozkurt’un Yaklaşımı

Diz osteotomisi, diz protezine bir alternatif olarak özellikle genç ve aktif hastalar için Ankara’da sunulan önemli bir eklem koruyucu cerrahi seçeneğidir. Bu ameliyatın başarısı, doğru hasta seçimi, hassas cerrahi planlama ve titiz bir cerrahi tekniğe dayanır.

Prof. Dr. Murat Bozkurt, Ankara’da diz osteotomisi konusunda şu yaklaşımları benimsemektedir:

  • Kapsamlı Değerlendirme ve Doğru Hasta Seçimi: Hastanın detaylı öyküsü, fizik muayenesi, özel röntgen ölçümleri (ororöntgenogram) ve MRG bulguları ile osteotomi için gerçekten uygun bir aday olup olmadığını titizlikle değerlendirir.
  • Hassas Ameliyat Öncesi Planlama: Ortoröntgenogram üzerinde dijital veya manuel olarak detaylı ölçümler yaparak, hedeflenen düzeltme açısını ve yük aktarım noktasını (örn. Fujisawa noktası) milimetrik olarak hesaplar.
  • Modern Cerrahi Teknikler: Gerek HTO gerekse DFO ameliyatlarını, güncel ve güvenilir tekniklerle (özellikle açık kama yöntemi ve stabil plak-vida tespiti) uygular. Gerektiğinde eşlik eden sorunlar için artroskopik girişimleri de aynı seansta gerçekleştirir.
  • Yakın Takip ve Rehabilitasyon Yönetimi: Ameliyat sonrası kritik olan kemik kaynama sürecini ve rehabilitasyon programını yakından takip ederek, hastanın en iyi sonuca ulaşması için gerekli yönlendirmeleri yapar.

Prof. Dr. Bozkurt, osteotomiyi, uygun hastalarda dizin doğal yapısını koruyarak ağrıyı gidermeyi ve fonksiyonel kapasiteyi artırmayı sağlayan değerli bir cerrahi yöntem olarak görmektedir.

Diz osteotomisi, doğru hasta seçimi ve titiz bir cerrahi ile uygulandığında, diz kireçlenmesine bağlı ağrıyı gidermede ve fonksiyonları iyileştirmede oldukça etkili bir eklem koruyucu cerrahi yöntemidir. Ancak ameliyat sonrası uzun bir rehabilitasyon süreci gerektirdiğini unutmamak önemlidir. Ankara’da bu tedavi seçeneğini düşünüyorsanız, Prof. Dr. Murat Bozkurt’a danışarak sizin için uygun olup olmadığını öğrenebilirsiniz.

Detaylı bilgi ve randevu için Prof. Dr. Murat Bozkurt ile 0312 502 70 74 numaralı telefondan iletişime geçebilirsiniz.

Merak Ettikleriniz

Diz eklemine yakın kaval veya uyluk kemiğinin kesilerek yeniden hizalanması ve tespit edilmesi işlemidir. Amaç, kireçlenmiş bölgedeki yükü azaltmaktır.

Genellikle 60-65 yaş altı, aktif, dizinin sadece bir tarafında (iç veya dış) kireçlenmesi ve buna eşlik eden bacak eğriliği (O veya X bacak) olan hastalardır.

HTO, kaval kemiğine (tibia) uygulanır ve genellikle “O” bacak (varus) ile iç taraf kireçlenmesini düzeltir. DFO, uyluk kemiğine (femur) uygulanır ve genellikle “X” bacak (valgus) ile dış taraf kireçlenmesini düzeltir.

Vücut ağırlığının bindiği çizgiyi (mekanik aksı) kireçlenmenin olduğu hasarlı bölgeden alıp, daha sağlıklı olan kıkırdak bölgesine kaydırarak hasarlı bölgedeki basıncı ve dolayısıyla ağrıyı azaltır.

“Daha iyi” demek doğru olmaz, farklı hasta grupları için uygun tedavilerdir. Osteotomi genç, aktif, tek taraflı kireçlenmesi olanlarda eklemi korur ve protezi geciktirir. Protez ise daha ileri yaşta, yaygın kireçlenmesi olanlarda daha kesin ve hızlı bir çözüm sunar. Aktivite beklentileri farklıdır.

Başarılı bir osteotomi sonrası elde edilen rahatlama genellikle 10-15 yıl veya daha uzun sürebilir. Ancak zamanla kireçlenme ilerleyebilir ve ileride diz protezi ameliyatı gerekebilir.

Kemik kaynamaması, enfeksiyon, sinir hasarı, düzeltme sorunları, pıhtılaşma ve tespit materyali sorunları gibi riskleri vardır.

İyileşme uzundur. Genellikle 6-12 hafta koltuk değneği ile korumalı yük verme gerekir. Tam fonksiyonel iyileşme ve spora dönüş 6-12 ay sürebilir.

Hayır, ancak kemik kaynayana kadar (genellikle 6-12 hafta) doktorunuzun önerdiği şekilde koltuk değneği ile kısmi veya tam yük vermeden yürümeniz gerekecektir.

Prof. Dr. Murat Bozkurt’a muayene olmak, dizinizdeki kireçlenme ve dizilim bozukluğu için osteotominin sizin için uygun bir seçenek olup olmadığını öğrenmek, ameliyat süreci ve diğer alternatifler hakkında detaylı bilgi almak için 0312 502 70 74 numaralı telefonu arayabilirsiniz

Tanı ve tedavi süreçleriyle ilgili bilgi almak için iletişime geçebilirsiniz.