Omuz Eklemi Ortobiyolojik Tedavisi

Omuz İçin Ortobiyolojik Tedaviler (PRP, Kök Hücre): Rejeneratif Yaklaşımlar

Omuz ağrısı, tendinitler (tendon iltihabı/yıpranması), rotator kılıf kısmi yırtıkları veya erken evre kireçlenme gibi durumlar, günlük yaşamı ve aktiviteleri önemli ölçüde kısıtlayabilir. Geleneksel tedavi yöntemleri (ilaçlar, fizik tedavi, kortizon enjeksiyonları, cerrahi) bu sorunların çözümünde önemli bir yer tutarken, son yıllarda vücudun kendi iyileşme potansiyelini kullanmayı hedefleyen ortobiyolojik tedavilere olan ilgi de artmaktadır. Özellikle PRP (Trombositten Zengin Plazma) ve halk arasında “kök hücre” olarak bilinen tedaviler, omuz sorunlarının yönetiminde yeni umutlar sunmaktadır. Ancak bu tedavilerin etkinliği, uygulama alanları ve bilimsel dayanakları konusunda doğru ve gerçekçi bilgilere sahip olmak büyük önem taşımaktadır. Ankara’da Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Bozkurt, omuz eklemi için ortobiyolojik tedavi seçeneklerini değerlendirirken, güncel bilimsel veriler ışığında, hasta odaklı ve gerçekçi bir yaklaşım sergilemektedir.

Omuz Eklemi İçin Ortobiyolojik Tedavi Nedir?

Ortobiyolojik tedaviler, kas-iskelet sistemi dokularının (omuzda özellikle tendonlar, kıkırdak, eklem kapsülü, bursa) iyileşmesini desteklemek, iltihabı (enflamasyonu) azaltmak ve ağrıyı hafifletmek amacıyla, genellikle hastanın kendi vücudundan (kan, kemik iliği, yağ dokusu) veya diğer biyolojik kaynaklardan elde edilen maddelerin kullanıldığı yöntemlerdir. Rejeneratif (yenileyici) tıbbın bir kolu olan bu yaklaşımların temel amacı, geleneksel ilaçların veya cerrahinin yerine geçmekten ziyade, vücudun doğal onarım mekanizmalarını uyararak veya destekleyerek fonksiyonları iyileştirmek ve potansiyel olarak daha invaziv (girişimsel) tedavilere olan ihtiyacı geciktirmektir.

 

Omuzda Kullanılan Başlıca Ortobiyolojik Yöntemler

Omuz eklemi sorunlarında adı geçen başlıca ortobiyolojik tedavi yöntemleri şunlardır:

  • PRP (Platelet Rich Plasma – Trombositten Zengin Plazma): Hastanın kendi kanından santrifüj yöntemiyle elde edilen, trombosit hücreleri ve bu hücrelerin içerdiği çok sayıda büyüme faktörü açısından zenginleştirilmiş plazmadır. Hasarlı bölgeye (tendon, eklem içi, bursa) enjekte edildiğinde, büyüme faktörlerinin iyileşme sinyallerini başlatması, iltihabı baskılaması ve ağrıyı azaltması hedeflenir. Omuzda özellikle rotator kılıf tendinopatilerinde ve kısmi yırtıklarında, biseps tendinitinde ve erken evre kireçlenmede kullanımı araştırılmaktadır.
  • “Kök Hücre” Tedavileri (Mezenkimal Kök Hücreler – MKH): Genellikle kemik iliğinden (BMAC – Kemik İliği Aspirat Konsantresi) veya yağ dokusundan elde edilen, farklı hücre tiplerine dönüşme ve iyileşme sinyalleri verme potansiyeli olan hücrelerdir. Omuz içine enjekte edildiklerinde temel etkilerinin, ortama salgıladıkları biyoaktif moleküller aracılığıyla iltihabı azaltmak ve diğer hücreleri olumlu yönde etkilemek (parakrin etki) olduğu düşünülmektedir. Omuz eklemindeki kıkırdak hasarını veya tam kat rotator kılıf yırtığını sadece enjeksiyonla tamamen iyileştirdiğine dair güçlü bilimsel kanıtlar henüz çok sınırlıdır. Bu alandaki araştırmalar devam etmekte olup, beklentilerin gerçekçi tutulması önemlidir. Piyasada “kök hücre” adı altında sunulan, canlı hücre içermeyen veya etkinliği kanıtlanmamış ürünlere karşı dikkatli olunmalıdır.
  • Diğer Biyolojik Tedaviler: Hastanın kendi kanından hazırlanan özel serumlar (ACS/Orthokine gibi) veya amniyon sıvısı/zarı gibi ürünler de omuzda kullanılabilmektedir. Bu ürünlerin etkisinin de daha çok içerdikleri büyüme faktörleri, hyaluronik asit benzeri maddeler ve anti-inflamatuar (iltihap karşıtı) moleküller üzerinden olduğu düşünülmektedir.
 
 

Omuzda Hangi Durumlarda Ortobiyolojik Tedaviler Kullanılabilir?

Ortobiyolojik tedavilerin omuzdaki etkinliği ve kullanım alanları halen araştırılmakla birlikte, potansiyel olarak fayda sağlayabileceği düşünülen durumlar şunlardır:

  • Rotator Kılıf Tendinopatisi (Tendinit/Tendinozis) ve Kısmi Yırtıklar: Özellikle kronikleşmiş tendon problemlerinde ve cerrahi gerektirmeyen kısmi yırtıklarda PRP enjeksiyonları, ağrıyı azaltmak ve fonksiyonel iyileşmeyi desteklemek amacıyla kullanılabilir. Tam kat rotator kılıf yırtıklarının sadece enjeksiyonla iyileşmesi beklenmemelidir.
  • Omuz Kireçlenmesi (Glenohumeral Artroz): Özellikle hafif ve orta dereceli kireçlenmede, ağrıyı kontrol altına almak ve eklem fonksiyonlarını iyileştirmek amacıyla eklem içine PRP veya bazen MKH (BMAC, yağ kaynaklı) enjeksiyonları denenebilir. Bu tedaviler kireçlenmeyi “geri döndürmez” ancak semptomları hafifletebilir ve protez ameliyatını geciktirmeye yardımcı olabilir.
  • Biseps Tendinopatisi: Omuz önü ağrısına neden olan biseps tendonunun uzun başındaki yıpranma veya iltihaplanma durumlarında tendon kılıfına veya çevresine PRP enjeksiyonları yapılabilir.
  • Subakromial Bursit: Kronikleşmiş ve diğer tedavilere dirençli bursitlerde, kortizon enjeksiyonlarına bir alternatif olarak PRP denenebilir.
  • Adeziv Kapsülit (Donuk Omuz): Özellikle erken ağrılı dönemde, eklem içine yapılan enjeksiyonların (kortizon daha yaygın olmakla birlikte PRP de araştırılmaktadır) ağrı ve inflamasyonu azaltarak fizik tedaviyi kolaylaştırabileceği düşünülmektedir.
  • Labrum Yırtıkları (SLAP vb.): Ortobiyolojik tedavilerin labrum yırtıklarının birincil tedavisindeki yeri belirsizdir ve genellikle cerrahi düşünülür. Ancak bazı durumlarda cerrahiye ek olarak veya cerrahi sonrası iyileşmeyi desteklemek amacıyla kullanımları araştırılmaktadır.

Önemli Not: Bu tedavilerin hangi durumda daha etkili olduğu ve kimler için uygun olduğu konusunda kesin yargılara varmak için daha fazla bilimsel çalışmaya ihtiyaç vardır. Karar, hastanın detaylı değerlendirilmesi sonrası doktor tarafından verilmelidir.

 

Omuz Ortobiyolojik Tedavi Uygulaması

Uygulama genellikle muayenehane veya poliklinik şartlarında gerçekleştirilir:

  1. Hazırlık: PRP veya BMAC gibi otolog yöntemler için hastadan kan veya kemik iliği örneği alınır, yağ kaynaklı hücreler için mini-liposuction yapılır.
  2. İşleme: Alınan örnek steril koşullarda santrifüj veya özel filtreleme yöntemleriyle işlenerek enjeksiyona hazır hale getirilir.
  3. Enjeksiyon: Hazırlanan biyolojik materyal, omuzda genellikle ultrason rehberliğinde hedeflenen bölgeye (eklem içi, subakromial bursa, tendon çevresi, yırtık bölgesi vb.) dikkatlice enjekte edilir. Ultrason rehberliği, doğru yere enjeksiyon yapılmasını sağlayarak tedavinin etkinliğini artırır.
  4. Sonrası: Enjeksiyon sonrası kısa süreli dinlenme önerilir. İlk birkaç gün enjeksiyon bölgesinde ağrı, şişlik veya hassasiyet olabilir. Buz uygulaması ve basit ağrı kesiciler kullanılabilir. Doktorunuzun önerilerine göre omuz hareketleri ve aktivite seviyesi kademeli olarak artırılır. Genellikle enjeksiyon sonrası bir fizik tedavi programı önerilir.
 
 

Omuz Ortobiyolojik Tedavileri: Kanıt Düzeyi, Beklentiler, Sınırlamalar ve Riskler

Omuz sorunlarında ortobiyolojik tedavileri düşünürken gerçekçi olmak çok önemlidir:

  • Bilimsel Kanıt Düzeyi (Omuz Özelinde):
    • Omuz için kanıtlar diz kadar sağlam ve yaygın değildir ve halen gelişmektedir.
    • PRP’nin rotator kılıf tendinopatisi, kısmi yırtıkları ve hafif-orta omuz kireçlenmesinde ağrı ve fonksiyon üzerine olumlu etkileri olabileceğine dair umut verici ancak henüz kesin olmayan veriler bulunmaktadır. Sonuçlar çalışmadan çalışmaya farklılık göstermektedir.
    • “Kök hücre” (MKH) tedavilerinin omuzdaki etkinliği (özellikle kıkırdak veya tendon yenilenmesi açısından) daha da belirsizdir ve daha çok araştırma aşamasındadır.
    • Uygulama protokolleri (doz, enjeksiyon sıklığı, hazırlama yöntemi vb.) konusunda henüz bir fikir birliği yoktur.
  • Potansiyel Faydalar:
    • Ağrı ve iltihapta azalma.
    • Fonksiyonlarda iyileşme.
    • Fizik tedaviye daha iyi yanıt alınmasına yardımcı olma.
    • Kortizon enjeksiyonlarına bir alternatif veya tamamlayıcı olma.
    • Potansiyel olarak cerrahi ihtiyacını geciktirme.
    • Hastanın kendi biyolojik materyalini kullanma (güvenlik avantajı).
  • Sınırlamalar ve Gerçekçi Beklentiler:
    • Bu tedaviler omuz sorunları için bir “mucize çözüm” değildir.
    • Özellikle tam kat rotator kılıf yırtıklarını veya ileri evre kireçlenmeyi iyileştirmezler.
    • Etkinlik kişiden kişiye çok değişkenlik gösterir. Herkeste aynı sonucu vermez.
    • Elde edilen faydalar geçici olabilir.
    • Maliyet: Genellikle sigorta kapsamında değildir ve özel maliyet gerektirir.
    • Uzun vadeli sonuçları ve etkileri konusunda daha fazla veriye ihtiyaç vardır.
  • Riskler:
    • Genel olarak düşük riskli işlemlerdir.
    • En sık görülen yan etkiler enjeksiyon bölgesinde geçici ağrı, şişlik, hassasiyet veya morarmadır.
    • Enfeksiyon riski her enjeksiyonda olduğu gibi düşüktür (<%1).
    • Nadiren sinir veya damar hasarı, alerjik reaksiyonlar görülebilir.
    • Kemik iliği veya yağ dokusu alınmasına bağlı küçük riskler vardır.
    • En önemli risklerden biri tedavinin etkisiz olmasıdır.
 
 

Ankara’da Omuz İçin Ortobiyolojik Tedaviler ve Prof. Dr. Murat Bozkurt’un Yaklaşımı

Ankara’da omuz sorunları için rejeneratif ve biyolojik tedavi yöntemlerine olan ilgi artmaktadır. Prof. Dr. Murat Bozkurt, bu modern yaklaşımları değerlendirirken bilimsel kanıtları ve hasta güvenliğini ön planda tutar:

  • Kanıta Dayalı Seçenek Sunumu: Hastalarına ortobiyolojik tedaviler hakkında bilgi verirken, mevcut bilimsel verileri, tedavinin potansiyel faydalarını ve özellikle sınırlılıklarını açıkça anlatır. Gerçekçi olmayan beklentiler oluşturmaktan kaçınır.
  • Öncelik: Kanıtlanmış Tedaviler: Omuz sorunlarının tedavisinde öncelikle etkinliği kanıtlanmış yöntemleri (fizik tedavi, ilaçlar, gerektiğinde cerrahi) uygular veya önerir.
  • Doğru Hasta Seçimi: Ortobiyolojik tedavileri ancak çok dikkatli bir değerlendirme sonrası, seçilmiş hastalarda ve uygun durumlarda (örn. diğer tedavilere dirençli tendinopati, cerrahi istemeyen veya uygun olmayan erken evre kireçlenme hastaları) bir seçenek olarak düşünebilir.
  • Yardımcı Tedavi Yaklaşımı: Bu tedavileri genellikle tek başına bir çözümden ziyade, fizik tedavi gibi diğer konservatif yöntemleri destekleyici veya tamamlayıcı bir yaklaşım olarak görür.
  • Güvenilir Uygulama: Eğer uygulama kararı verilirse, işlemi standart ve güvenilir yöntemlerle, genellikle ultrason rehberliğinde yaparak hedefe yönelik ve güvenli bir enjeksiyon sağlar.

Prof. Dr. Bozkurt, ortobiyolojik tedavilerin omuz sorunlarında potansiyel bir yeri olabileceğini ancak henüz birçok sorunun cevabının araştırıldığını belirtir ve hastalarını bu konuda dikkatli olmaya teşvik eder.

Omuz eklemi için ortobiyolojik tedaviler, rejeneratif tıptaki heyecan verici gelişmelerden biridir ancak henüz her derde deva değildir. Bu tedavileri düşünürken, bilimsel kanıtları, potansiyel faydaları ve özellikle sınırlılıkları bilen, deneyimli bir ortopedi uzmanına danışmak en doğru yaklaşımdır. Ankara’da omuz sorunlarınız için Prof. Dr. Murat Bozkurt’tan uzman görüşü alabilirsiniz.

Detaylı bilgi ve randevu için Prof. Dr. Murat Bozkurt ile 0312 502 70 74 numaralı telefondan iletişime geçebilirsiniz.

Merak Ettikleriniz

Omuzdaki tendon, kıkırdak gibi dokuların iyileşmesini desteklemek veya ağrı/iltihabı azaltmak için hastanın kendi kanından (PRP) veya diğer biyolojik kaynaklardan (kök hücre vb.) elde edilen maddelerin enjekte edilmesidir.

Mevcut kanıtlar, bu enjeksiyonların tam kat rotator kılıf yırtıklarını tek başına iyileştirmediğini göstermektedir. Kısmi yırtıklarda veya tendinopatilerde ağrıyı azaltmada ve iyileşme ortamını desteklemede rolü olabilir.

Kortizon, iltihabı ve ağrıyı hızla azaltmada etkilidir ancak etkisi geçicidir ve tekrarlayan kullanımı önerilmez. PRP gibi biyolojik tedavilerin etkisi daha yavaş başlayabilir ancak potansiyel olarak daha uzun sürebilir ve doku iyileşmesini destekleyici etkileri olduğu düşünülür. Hangisinin daha uygun olduğu duruma göre değişir.

Enjeksiyon sırasında ve sonrasında birkaç gün hafif ila orta derecede ağrı veya rahatsızlık hissi olabilir. Genellikle tolere edilebilir düzeydedir.

Genellikle PRP için birkaç hafta arayla 1-3 seans önerilebilir. Diğer yöntemler için protokoller değişir.

Genellikle omuz için yapılan ortobiyolojik tedaviler (PRP, kök hücre vb.) SGK veya özel sigortalar tarafından karşılanmaz.

Genel olarak düşük riskli kabul edilirler. En sık görülen yan etkiler enjeksiyon bölgesindeki geçici reaksiyonlardır. Enfeksiyon riski düşüktür.

Genellikle diğer konservatif tedavilere yanıt vermeyen kronik tendinopatisi, kısmi rotator kılıf yırtığı veya hafif-orta dereceli omuz kireçlenmesi olan, cerrahi istemeyen veya cerrahiye uygun olmayan seçilmiş hastalar aday olabilir.

Fizik tedavi, ilaçlar, kortizon enjeksiyonları ve cerrahi (artroskopik dekompresyon, rotator kılıf tamiri, protez vb.) başlıca alternatiflerdir.

Evet. Prof. Dr. Murat Bozkurt’a muayene olarak omuz sorununuzun tanısını netleştirebilir, ortobiyolojik tedavilerin sizin için bir seçenek olup olmadığını, potansiyel faydalarını, risklerini ve diğer tedavi alternatiflerini detaylıca konuşabilirsiniz. Randevu için 0312 502 70 74 numaralı telefonu arayabilirsiniz

Tanı ve tedavi süreçleriyle ilgili bilgi almak için iletişime geçebilirsiniz.